RSS

İnce Aşk Devleti

06 Ara

Söylenmemiş bir şeyler bırak arkanda:
Şairden şehir çıkmazsa Sen şehirden bir şair çıkar!
Bakışlarında üşümüş bir bozkır kurdu uluması
Peşinde tenezzül ve nüzul bir hüzün, dilinde yavuz mısralar!
Aynalardan kendini kırarak kurtul,
Nasılsa hayat özne… yüklem gibi senin öğelerini sıralar.
Alabilirsen al odası soğuk yalnızlık saatlerini,
Masanın üzerini suskunluktan arındır, söz çiçekleriyle donat.
Yazdıkça tutuşur kalemin ve göğsünde gizli sıradağlar!

Sendeki ketum aşklar ölmesin:
Gökyüzü sensin, uslanmaz gürültü sen
Yengilerin ve yenilgilerinde ısrarsın, ölümün yediveren gülü,
Sözcükler dökülür şelaleler gibi göğüs kafesinden
Uyutma ve unutma kalbine sinmiş görgüyü,
Çetin acılar da var yaşamında; bir denizken
Kurumuş bir akarçaya dönebilirsin
Huzursuzluk anları ve panik atak kollar yolunu,
Sözün ilkel kuyularına gerilersin yeniden…

Bu geceye, bir yas törenine gider gibi girmelisin;
Mısralardan bir kandil yak, ağarsın yüzümüz.
Bana söz, sana eylem kılındı köse tarih ve ağır tahrik:
Derin bir sabırla, içimdeki ince aşk devletini öldürmelisin!

Yılmaz ARSLAN
Şiiri Özlüyorum, Mayıs – Haziran 2005

 
Yorum yapın

Yazan: 06 Aralık 2012 in Türk Şiiri, Şiir

 

Etiketler:

Yorumlar kapalı.