RSS

Etiket arşivi: John Donne

Veda: Yas Tutmak Yasak

erdemli insanlar nasıl sessizce göçüp gider,
ve ruhlarına,’hadi bakalım!’ diye fısıldarlarsa;
kederli dostlarından bir kısmı”işte nefes durdu” der,
“hayır daha değil.”derken bir kısmı da;

tıpkı öyle eriyelim biz de, sessizce;
sel gibi gözyaşları, fırtınalı iç çekişler olmasın.
mutluluğumuza saygısızlık etmeyelim bence,
inancı tam olmayanlara aşkımızı açmayalım sakın.

zarar ve korku getirir yerküre sarsıntısı;
nedir, ne oldu diye herkes sorar durur;
oysa gökkürelerin sarsılması
çok daha büyük ama zararsız olur.

ayın altındaki aşıkların basit aşkı da işte
(ki özü bedendir) ayrılığa dayanamaz;
çünkü uzak düşerler aşkı oluşturan ögeler de
bedenler birbirinden ayrılır ayrılmaz.

oysa, öyle arıtılmış bir aşkımız var ki bizim,
nasıl bir şey, biz bile bilmeiyoruz;
öyle bir güvenimiz var ki aklına birbirimizin,
gözler, dudaklar, eller uzaktaymış, aldırmıyoruz.

ruhlarımız da aslında tek olduğundan,
ayrılmaz asla, ben gidince şimdi;
uzar gider yalnızca, hiç kopmadan;
hava inceliğinde dövülmüş altın gibi.

bir değil iki olsalar da, aynı,
sağlam bir pergelin iki ayağı gibidirler;
senin ruhun, sabit ayak yani,
hiç oynamaz, öteki kımıldamazsa eğer.

seninki merkezde durur ama her zaman,
öteki uzaklara giderse de.
eğilip kulak kabartır ardından,
ve o döndüğünde doğrulur yine.

işte böyle olacaksın benim için de sen:
öteki ayak gibi, ben ayrılıp gitsem de,
sen sağlam durdukça, şaşmayacak dairem;
başladığı yerde bitecek her seferinde.

John Donne
Çeviren: Bülent R. Bozkurtyas-tutmak-yasak

 
Yorum yapın

Yazan: 12 Haziran 2016 in Çeviri Şiirler, Şiir

 

Etiketler: ,

Pire

Bak şimdi şu pireye; bak da gör işte,
Benden esirgediğin ne denli küçük bir şey.
Benim kanımı emmiş, sıra gelmiş seninkine;
İki kan karışmış bile şu anda bu pirede.
Sence de, ne günah sayılır bu, ne ayıp, değil mi;
Ne de kızlığın elden gitti yani şimdi?
Oysa şu pire, kur falan yapmadan alıyor alacağını,
Şişiyor işte zevkten, birleştirirken iki kanı.
Yazık ki, biz beceremedik bir türlü şu kadarını.

Ah yapma, kıyma üç cana birden bir pirede;
Evlenme bir yana, daha da öte geçtik biz o pirenin bedeninde.
Bu gördüğün pire hem sensin şimdi, hem benim,
Hem de zifaf yatağımız, nikâh mabedimiz bizim.
Ailelerimiz, ve sen, karşı çıksanız da, buluşmuşuz,
Bu kapkara canlı duvarlar arasına kapanmışız.
Âdettendir diye beni öldürmek isteyebilirsin ama,
Hiç değilse kendinin katili olma,
Üç cinayetle üç günahın vebalini alma.

Yaptın yapacağını zalim, lafı ağzıma tıkadın;
Zavallının kanıyla tırnağını kızıla boyadın.
Senden bir damla kan emmiş olmaktan öte,
Suçu var mı şu pirenin şimdi, söyle?
Ama, haklı çıkmanın gururu okunuyor yüzünde;
Diyorsun ki, ne sende halsizlik var, ne bende.
Çok doğru; korkuların ne kadar boşmuş anlamışsındır herhalde!
İşte, şu pirenin ölümü senin canından ne götürdüyse,
Kaybedeceğin onur da o kadar, bana “Evet,” demekle.

John Donne
Çeviren: Bülent Bozkurt

 
 

Etiketler: