RSS

Etiket arşivi: Sinan Oruçoğlu

Kalbim İçin Harita

rehin kalmaya geldim, kalbim için
böylesi gerekti; uyumak ve sonra
kalbim için…

her insanın kıyıya vurduğu bir yer
vardır, duygu buna götürüyor çelimsiz
hayatımızı, noktadan sonra şişirilmiş
harflerle başlanır tümceye örneğjn
seyreltilmiş, ruhu alınmış kurallar dizgesi
geceleri yatmadan önce, önlem olarak
süt içilir, aynada suret seyredilir, olsun!
rehin kalmaya geldjm kendi ellerimle
rehinim artık kalbinizde

mutsuzluk, dünyada durulan yerin adıdır
demişti içimizi oyup duran ses, o sese
kulak vermeli, ki sokaktan sokağa geçerken
değişen koku
geceleri öpüştüğümüz karanlık
sabahları öpüştüğümüz karanlık
evden işe işten eve ulaşan gıybet hattı
bir şehre patlayan şeyler atılması ve
o şehrin ruhunda belirmeye başlayan
yalnızlık, bizim kalbimizi burkan
akşamlarda gizli
annem de biriken kaygu hep
bununla ilgili

gideceğim yolu gözüm seçmiyor
buğulu bir şarkı içinden geçtiğim
haritam yırtık, rüzgârı göstermiyor
fikrim karıştı, kalbim için
başka bir mevsim gerekli

Sinan Oruçoğlu

 
 

Etiketler:

Yol

I
kendime başlamak farz oldu

uzun bir marazdan doğmuşum ben
annemin gözleri acınacak bir ağaçmış
babamın teni durulmaz bir rüzgar
yeryüzü serhoş etmiş içimi
yeryüzü tok içimli bir esrarmış

kucağa sığmaz bir urmuşum
herkesin saate baktığı vakitte
bir yıkıntı olmuşum kendime
taşımayla bitmeyecek bir yıkıntı
gömleğim zifiriymiş, boynum
dayanmazmış bu kire, geçermiş
o mevsim de benim geçtiklerimle

kendime başlamak farz oldu

uyku boşlukmuş uyanıklık ateş
çamların dibinde dururmuşum
ellerimde leylak, ateş ensemi kemirdikçe
giz budur, dermiş gece
sözcükler zehirli birer başlangıçmış kendime
onlarla kurulmuş yoldan geldim
buraya geldim zehirli sözcüklerle
uzun bir marazdan doğmuşum ben
dile gelince çirkinleşen, acımsı
bir tat bırakan tende

çocuklar yağarmış odaya yokluktan
harfler, alkol günleri, yıpratıcı zaman
yıkamakla geçmez karartıymış yüzüm
kendini kanat sanıp çırparmış
bütün halleri kalmak olan
dönüp durduğum bir labirentmiş ev
şiirler bahçeye çıkarmış

kendime başlamak farz oldu

aksi desem ağırıma gider, hasta!
gözlerimi kapayıp bakarmışım aynaya
yağmur benim sevincimi silmekmiş
yağmur ben yokken gelmekmiş…

II

kaldığım yeri unutmuşum
bilinen zamana geçmeli öyleyse…

anneme, benden artarsa bir sıkıntı
daha doğur dediydim, rahatlarsın!
utandı ve beni kendime fırlattı
dünyada bir sinek gibi gezindim
çorap yıkadım, ten ütüledim
çıkmaz evlere girdim ah !
ellerimi uçuşan şeylere buladım
içimde gizli bir görev vardı hep
ağaçların görünen yüzüne saklandım

kendime başlamak farz oldu

farzı kucağıma aldım, soyundum
velev ki ben baştan sona yanlışım
adımı koymanın anlamı ne
adıma dokunmanın, bu toprak beni
benden edecekse bu toprağın

sana yürümek yanılgısı ömrüm
asıl yanılgı yalnızca yürümek
rüzgarı hiç anlamadım suyu hiç
yollar sallandı bende

III

bavulumun içine adımı yazıyorum

Sinan Oruçoğlu

 
Yorum yapın

Yazan: 20 Eylül 2012 in Türk Şiiri, Şiir

 

Etiketler: